Çocuklar Online Derslerde Dikkatini Nasıl Toplar?

Bir anaokulu öğretmeni olarak, bu soruyla ne kadar sık karşılaştığımı tahmin bile edemezsiniz. Çocuğunuzun enerjisi yerinde duramazken, odadaki onlarca ilgi çekici oyuncak varken, ondan bir ekranın karşısında oturup odaklanmasını beklemek… Biliyorum, bu bazen imkansız gibi görünebilir.

Öncelikle sizi rahatlatmak isterim: Bu çok normal! 4-5 yaşındaki bir çocuğun dünyası hareket, keşif ve oyundur. Odaklanma, onlar için doğuştan gelen bir yetenek değil, doğru çevre ve doğru yaklaşımla geliştirilen bir beceridir. Yıllar içinde minik öğrencilerimle edindiğim tecrübelerle, çocuğunuzun dikkatini bir ceza veya zorunluluk olarak değil, keyifli bir alışkanlık olarak kazanmasını sağlayacak 5 pratik adımı sizlerle paylaşmak istiyorum.

Unutmayın, amacımız onları bir sandalyeye bağlamak değil, öğrenme anını onlar için eğlenceli ve çekici hale getirmektir.

---

1. Adım: Fiziksel Ortamı Hazırlayın: “Öğrenme Köşesi” Yaratın

Çocuklar mekânlarla bağ kurar. Tıpkı yatak odalarının uyku, mutfağın ise yemek yeme zamanı olduğunu bildikleri gibi, online ders için de özel bir alan yaratmak, zihinlerini “şimdi odaklanma zamanı” moduna geçirmelerine yardımcı olur.

• Sade ve Dikkati Dağıtmayan Bir Alan: Dersin yapılacağı yerin arkasında oyuncak yığınları, açık bir televizyon veya hareketli bir pencere olmamasına özen gösterin.
• Rahat Ama Fazla Gevşek Değil: Rahat bir sandalye ve masa idealdir. Dersi yatakta veya koltukta uzanarak yapmak, beyne “dinlenme zamanı” sinyali gönderir ve odaklanmayı zorlaştırır.
• Materyaller Hazır Olsun: Derste kullanılacak boya kalemleri, kuklalar veya nesneler el altında olmalı. Ders sırasında “kalem nerede?” arayışına girmek, en odaklanmış çocuğu bile dağıtabilir.

2. Adım: Zihinsel Geçişi Sağlayın: Ders Öncesi Rutinleri Oluşturun

Çocuklar rutinleri sever çünkü onlara ne beklemeleri gerektiğini söyler ve güven verir. Dersten 5-10 dakika önce yapacağınız basit ve tekrarlayan bir rutin, çocuğunuzu zihinsel olarak derse hazırlar.

• Özel Bir Şarkı: Her dersten önce birlikte söyleyeceğiniz bir “İngilizce Zamanı” şarkısı belirleyebilirsiniz.
• Enerji Atma: Aşağıdaki adımda bahsedeceğim gibi, kısa bir fiziksel aktivite harikalar yaratır.
• “Ders Arkadaşını” Hazırlama: Derse katılacak bir oyuncak ayıyı veya bir kuklayı birlikte hazırlayabilirsiniz. Bu, süreci bir oyuna dönüştürür.

3. Adım: Enerjiyi Yönetin: Dersten Önce “Zıplama Zamanı”!

Okulda derse başlamadan önce çocukları bahçede koşturmamızın bir sebebi var: Fiziksel enerji boşaltılmadan zihinsel odaklanma sağlanamaz. Çocuğunuzdan 15-25 dakika boyunca ekrana odaklanmasını istemeden önce, ona 10-15 dakika boyunca özgürce hareket etme imkanı tanıyın. Birlikte zıplayın, dans edin veya hızlı bir yastık savaşı yapın. Bu, onun birikmiş enerjisini atmasına ve derse daha sakin bir zihinle başlamasına yardımcı olacaktır.

4. Adım: Derste “Sessiz Amigo” Olun

Ders sırasında ebeveynin rolü çok önemlidir. Sizin göreviniz bir öğretmen değil, bir “sessiz amigo” olmaktır.

• Göz Teması ve Gülümseme: Arada bir çocuğunuza gülümseyerek ve başınızla onaylayarak onu teşvik edin.
• Cevapları Fısıldamayın: Öğretmen bir soru sorduğunda, bırakın çocuğunuz kendi cevabını bulmaya çalışsın. Onun yerine cevap vermek, hem özgüvenini kırar hem de öğrenme sürecine müdahale eder.
• Teknik Destek: Sadece kamera veya ses gibi teknik bir sorun olduğunda devreye girin. Sizin sakin ve destekleyici varlığınız, çocuğunuzun kendini güvende hissetmesi için yeterlidir.

5. Adım: Doğru Eğitmeni ve Programı Seçin

Siz ne kadar mükemmel bir ortam hazırlarsanız hazırlayın, eğer dersin kendisi sıkıcıysa çocuğunuzun dikkatini toplayamazsınız. Bu nedenle, önceki yazımda da belirttiğim gibi, program seçimi kritiktir. Seçtiğiniz dersin oyun temelli, enerjik, interaktif ve çocuğunuzun yaşına uygun (en fazla 25 dakika) olduğundan emin olun. Öğretmenin bu yaş grubuyla çalışma tecrübesi, dersin başarısı için en önemli faktördür.

---

Sonuç: Odaklanma Bir Sonuçtur, Zorunluluk Değil

Sevgili ebeveynler, lütfen çocuğunuzun bazı günler daha enerjik, bazı günler daha dalgın olabileceğini kabul edin. Bu onların doğasında var. Bizim görevimiz mükemmel bir odaklanma sağlamak değil, odaklanmayı kolaylaştıran sevgi dolu ve destekleyici bir ortam yaratmaktır.

Bu adımları bir rutin haline getirdiğinizde, çocuğunuzun online dersleri bir zorunluluk olarak değil, günün keyifli ve özel bir anı olarak görmeye başladığını fark edeceksiniz. Ve unutmayın, sizin sabırlı ve sevgi dolu rehberliğiniz, çocuğunuzun her türlü öğrenme yolculuğunda en güçlü motivasyon kaynağıdır.